Kuşatıcı İhya Hareketi
Âlemlerin yegâne Rabbi Allah Teâlâ, insan kullarını yeryüzünde bir halife olarak yarattı... İnsanı en güzel bir kıvamda ve yalnızca kendisine ibadet etsinler diye yaratan Allah Teâlâ, ona emaneti yükledi... İnsan, boşu boşuna yaratılmış değildir... O, âlem içinde ciddî bir vazifesi olan ve bu kulluk vazifesini hakkıyla yapmak ile mükellef olan bir şahsiyettir...
Rabbimiz Allah, insan kulunun yaratılışını ve vazifesini şöyle beyan buyurur:
Hani Rabbin, meleklere: Muhakkak Ben, yeryüzünde bir halife var edeceğim. demişti. (Bakara, 2/30)[305]
Hani Rabbin, meleklere: Gerçekten Ben, çamurdan bir beşer yaratacağım. demişti.
Onu, bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman siz, onun için hemen secdeye kapanın. (Sad, 38/71-72)
Doğrusu, Biz insanı, en güzel bir biçimde yarattık. (Tin, 95/4)
Allah, yeryüzünü sizin için bir karar, gökyüzünü bir bina kıldı. Sizi sûretlendirdi, sûretinizi de en güzel (bir biçim ve incelikte) kıldı ve size güzel-temiz şeylerden rızık verdi. İşte sizin Rabbiniz Allah budur. Âlemlerin Rabbi Allah ne yücedir. (Mümin, 40/64)
Sizi yaratan Odur. Buna rağmen sizden kiminiz kâfir, kiminiz mümin. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Gökleri ve yeri hak olmak üzere yarattı ve size düzenli bir biçim (sûret) verdi. Sûretlerinizi de güzel yaptı. Dönüş, Onadır. (Teğabun, 64/3)
Andolsun Biz, Âdemoğlunu yücelttik. Onları, karada ve denizde (çeşitli araçlarla) taşıdık. Temiz-güzel şeylerden rızıklandırdık ve yarattıklarımızın bir çoğundan üstün kıldık. (İsra, 17/70)
İmam Kurtubî (rh.a.) şöyle diyor:
Esasen üstünlük, mükellef oluşun esası olan akıl iledir. Akıl sayesinde Allah, bilinip tanınır ve akıl ile Onun sözü kavranılır. Akıl sayesinde Allahın nimetlerine ve peygamberlerinin tasdikine ulaşılır. Şu kadarı var ki, kuldan bütün istenenler yalnız akılla yerine getirilemediğinden dolayı onlara bir de peygamberler gönderilmiş, kitablar indirilmiştir. Şeriatın misali güneştir, aklın misali de gözdür. Göz açılıp sağlıklı görme imkânına sahibse, güneşi görür ve eşyanın detay çizgilerini idrâk eder.[306]
Kadî Beydâvî (rh.a.), Envâr et-Tenzil adlı tefsirinde şunları beyan eder:
Andolsun ki Biz, Âdemoğlunu mükerrem kıldık. Güzel sûret, dengeli mizaç ve düzgün boy vererek şerefli kıldık. Akılla ayırdetme, konuşma ve anlatma, işaret ve çizgiyle merâmını belirtme gücünü, yeryüzünde geçinme yollarını ve çeşitli sanatlara başvurarak oradaki imkânlardan faydalanma yollarını öğrettik. Ulvî ve süflî sebeb ve müsebbeblerle kendi faydalarına olan şeyleri öğrenmelerini sağlayarak şerefli kıldık. Ve daha buna benzer sayıya, hesaba gelmez şeylerle...
Bunlar arasında İbn Abbasın söylemiş olduğu şu ifade dikkat çekicidir:
-Her canlı yiyeceğine kendisi uzanırken insan, yiyeceğini eliyle ağzına getirir.[307]
Rabbimiz Allahın yücelttiği ve yarattıklarının bir çoğundan üstün kıldığı insan kullarına nice nimetler bahşetmiştir... İnsan, boş yere yaratılmamıştır... Onun yaratılış sebeb ve hikmeti, Rabbi Allahı tanımak, bilmek, katıksız iman etmek ve Ona hiçbir şeyi şirk koşmadan ibadet eylemektir!..
Şöyle buyuruyor Rabbimiz Allah:
Kendinden (bir nimet olarak) göklerde ve yerde olanların tümüne sizin için boyun eğdirdi. Şübhesiz bunda, düşünebilen bir kavim için gerçekten ayetler vardır. (Casiye, 45/13)
Allah, gökleri ve yeri yaratan ve gökten su indirip onunla size rızık olarak türlü ürünler çıkarandır. Ve Onun emriyle gemileri, denizde yüzmeleri için size, emre âmâde kılandır. Irmakları sizin için emre âmâde kılandır.
Güneşi ve ayı hareketlerinde sürekli emrinize âmâde kılan, geceyi ve gündüzü de sürekli emrinize âmâde kılandır.
Size, her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allahın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu, sayıp bitirmeye güç yetiremezsiniz. (İbrahim, 14/32-34)
Bizim, sizi boş bir amaç uğruna yarattığımızı ve gerçekten Bize döndürülüp getirilmeyeceğinizi mi sanmıştınız? (Müminun, 23/115)
İnsan, kendi başına ve sorumsuz bırakılacağını mı sanıyor? (Kıyame, 75/36)
Âlemlerin Rabbi Allahın insan kulları, Onun tarafından, gayeli ve sorumlu bir varlık olarak yaratılmıştır...
İnsanın yaratılış gayesi:
Ben, cinleri ve insanları yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım. (Zariyat, 51/56)
İnsanın sorumluluğu:
Gerçek şu ki, Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar, bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar. Onu, insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir. (Ahzab, 33/72)
Abdullah İbn Ömer (r. anhuma)nın rivayetiyle şöyle buyuruyor Rasulullah (s.a.s.):
Her birerleriniz çobandır ve her birerleriniz elinin altındakinden (güttüğünden) sorumludur.[308]
Abdullah İbn Abbas (r. anhuma)nın beyanıyla, farzlar ve itaat olan emaneti[309] yüklenen insan, onun gereğini yerine getirmek için yaratılış gayesi olan Allaha ibadeti hakkıyla yapması, kendisinden beklenen kulluk vazifesidir... İman, itaati gerektirir; itaat ise, ibadeti!..
Allâme İbni Abidin (rh.a.) şöyle diyor:
Malumun olsun ki, din işlerinin temeli itikadat, âdab, ibadât, muamelât ve ukubât üzerine kurulmuştur.[310]
Seyyid Şerif Cürcânî (rh.a.), ibadeti şöyle tarif eder:
İbadet: Mükellefin, nefsinin hevası hilafına, Rabbi için tazim olarak yaptığıdır.
Ubûdiyyet=Kulluk: Ahidleri yerine getirmek, hadleri koruyup gözetmek, mevcûda razı olmak ve kaybedilene sabretmektir.[311]
İslâm Milletinin mutlak müctehid imamlarından İmam Muhammed b. İdris eş-Şâfiî (rh.a.) şu tesbiti yapmaktadır:
Allah, onları inkâr ve kötülükten kurtarıp ışığa ve hidayete kavuşturdu. Kitabta, kullarına kolaylık olsun diye lütfederek, helâl kıldırdıklarını bildirdi. Dünya ve ahirette saadetlerinin, haramlardan sakınmalarında olduğunu bildiği için, onları da kendilerine açıkladı. Allah, onları sözle ve amelle kulluk etmeye ve haramlardan sakınmaya çağırarak itaatleriyle imtihan etti. Allah, onları haramlardan korusun. Kendisine itaat edenleri, cennetinde ebedî kalmakla ve azabından kurtarmakla mükafatlandırdı. Ulu Allahın nimeti ne yücedir.
Kendisine isyan edenlere vereceği cezanın, kendisine itaat edenlere vereceği mükafatın zıddı olacağını onlara bildirdi.[312]
İnsanın yaratılış gayesi ve sorumluluğunun bütün hayatı kuşatıcı olduğu gibi, insanın ihyası da maddî ve manevî hayatını kuşatıcı olması gerekir... Sapasağlam ve katıksız bir iman bu tevhid akidesinin gereği olan sahih amel ve güzel ahlâk konularında derin ve çaplı ihyanın gerekli olduğu bir çağda yaşıyoruz... Şirkin hakim, tevhidin mahkum, küfrün hakim, imanın mahkum, müşrik ve kâfirlerin egemen, mümin müslümanların esaret altında, aynı zamanda İslâm topraklarının işgal edildiği bir karanlık dönemde, çok zor şartlarda hayat devam etmektedir...
İslâmın egemen olduğu zaman ve mekânda farz-ı kifaye olan insanı ihya hareketi, İslâmın mahkum, mümin müslümanların esaret altında bulunduğu zaman ve mekânda farz-ı ayn hâline gelmiştir... Katıksız iman konusunda ihya olmuş her şuurlu muvahhid mümine farz-ı ayndır ki, diğer insanların ihya hareketine katılsın ve onların bilgilenmesi, eğitilmesi, bildiklerini yaşanır hâle getirmesi ve şuurlanması için bütün imkânlarını harcasın... Böylece, kullara kul olmaktan kurtulup, yalnızca Allaha kul olsun... Allaha tuğyan eden zalim müstekbirlerin köleliğinden kurtularak, yalnızca Allaha kul olmak hürriyetine kavuşsun...
İnsanı ihya konularını şu şekilde beyan edebiliriz[313]:
Rabbimiz Allah, insan kulunun yaratılışını ve vazifesini şöyle beyan buyurur:
Hani Rabbin, meleklere: Muhakkak Ben, yeryüzünde bir halife var edeceğim. demişti. (Bakara, 2/30)[305]
Hani Rabbin, meleklere: Gerçekten Ben, çamurdan bir beşer yaratacağım. demişti.
Onu, bir biçime sokup, ona ruhumdan üflediğim zaman siz, onun için hemen secdeye kapanın. (Sad, 38/71-72)
Doğrusu, Biz insanı, en güzel bir biçimde yarattık. (Tin, 95/4)
Allah, yeryüzünü sizin için bir karar, gökyüzünü bir bina kıldı. Sizi sûretlendirdi, sûretinizi de en güzel (bir biçim ve incelikte) kıldı ve size güzel-temiz şeylerden rızık verdi. İşte sizin Rabbiniz Allah budur. Âlemlerin Rabbi Allah ne yücedir. (Mümin, 40/64)
Sizi yaratan Odur. Buna rağmen sizden kiminiz kâfir, kiminiz mümin. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Gökleri ve yeri hak olmak üzere yarattı ve size düzenli bir biçim (sûret) verdi. Sûretlerinizi de güzel yaptı. Dönüş, Onadır. (Teğabun, 64/3)
Andolsun Biz, Âdemoğlunu yücelttik. Onları, karada ve denizde (çeşitli araçlarla) taşıdık. Temiz-güzel şeylerden rızıklandırdık ve yarattıklarımızın bir çoğundan üstün kıldık. (İsra, 17/70)
İmam Kurtubî (rh.a.) şöyle diyor:
Esasen üstünlük, mükellef oluşun esası olan akıl iledir. Akıl sayesinde Allah, bilinip tanınır ve akıl ile Onun sözü kavranılır. Akıl sayesinde Allahın nimetlerine ve peygamberlerinin tasdikine ulaşılır. Şu kadarı var ki, kuldan bütün istenenler yalnız akılla yerine getirilemediğinden dolayı onlara bir de peygamberler gönderilmiş, kitablar indirilmiştir. Şeriatın misali güneştir, aklın misali de gözdür. Göz açılıp sağlıklı görme imkânına sahibse, güneşi görür ve eşyanın detay çizgilerini idrâk eder.[306]
Kadî Beydâvî (rh.a.), Envâr et-Tenzil adlı tefsirinde şunları beyan eder:
Andolsun ki Biz, Âdemoğlunu mükerrem kıldık. Güzel sûret, dengeli mizaç ve düzgün boy vererek şerefli kıldık. Akılla ayırdetme, konuşma ve anlatma, işaret ve çizgiyle merâmını belirtme gücünü, yeryüzünde geçinme yollarını ve çeşitli sanatlara başvurarak oradaki imkânlardan faydalanma yollarını öğrettik. Ulvî ve süflî sebeb ve müsebbeblerle kendi faydalarına olan şeyleri öğrenmelerini sağlayarak şerefli kıldık. Ve daha buna benzer sayıya, hesaba gelmez şeylerle...
Bunlar arasında İbn Abbasın söylemiş olduğu şu ifade dikkat çekicidir:
-Her canlı yiyeceğine kendisi uzanırken insan, yiyeceğini eliyle ağzına getirir.[307]
Rabbimiz Allahın yücelttiği ve yarattıklarının bir çoğundan üstün kıldığı insan kullarına nice nimetler bahşetmiştir... İnsan, boş yere yaratılmamıştır... Onun yaratılış sebeb ve hikmeti, Rabbi Allahı tanımak, bilmek, katıksız iman etmek ve Ona hiçbir şeyi şirk koşmadan ibadet eylemektir!..
Şöyle buyuruyor Rabbimiz Allah:
Kendinden (bir nimet olarak) göklerde ve yerde olanların tümüne sizin için boyun eğdirdi. Şübhesiz bunda, düşünebilen bir kavim için gerçekten ayetler vardır. (Casiye, 45/13)
Allah, gökleri ve yeri yaratan ve gökten su indirip onunla size rızık olarak türlü ürünler çıkarandır. Ve Onun emriyle gemileri, denizde yüzmeleri için size, emre âmâde kılandır. Irmakları sizin için emre âmâde kılandır.
Güneşi ve ayı hareketlerinde sürekli emrinize âmâde kılan, geceyi ve gündüzü de sürekli emrinize âmâde kılandır.
Size, her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allahın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu, sayıp bitirmeye güç yetiremezsiniz. (İbrahim, 14/32-34)
Bizim, sizi boş bir amaç uğruna yarattığımızı ve gerçekten Bize döndürülüp getirilmeyeceğinizi mi sanmıştınız? (Müminun, 23/115)
İnsan, kendi başına ve sorumsuz bırakılacağını mı sanıyor? (Kıyame, 75/36)
Âlemlerin Rabbi Allahın insan kulları, Onun tarafından, gayeli ve sorumlu bir varlık olarak yaratılmıştır...
İnsanın yaratılış gayesi:
Ben, cinleri ve insanları yalnızca bana ibadet etsinler diye yarattım. (Zariyat, 51/56)
İnsanın sorumluluğu:
Gerçek şu ki, Biz emaneti, göklere, yere ve dağlara sunduk da onlar, bunu yüklenmekten kaçındılar ve ondan korkuya kapıldılar. Onu, insan yüklendi. Çünkü o, çok zalim, çok cahildir. (Ahzab, 33/72)
Abdullah İbn Ömer (r. anhuma)nın rivayetiyle şöyle buyuruyor Rasulullah (s.a.s.):
Her birerleriniz çobandır ve her birerleriniz elinin altındakinden (güttüğünden) sorumludur.[308]
Abdullah İbn Abbas (r. anhuma)nın beyanıyla, farzlar ve itaat olan emaneti[309] yüklenen insan, onun gereğini yerine getirmek için yaratılış gayesi olan Allaha ibadeti hakkıyla yapması, kendisinden beklenen kulluk vazifesidir... İman, itaati gerektirir; itaat ise, ibadeti!..
Allâme İbni Abidin (rh.a.) şöyle diyor:
Malumun olsun ki, din işlerinin temeli itikadat, âdab, ibadât, muamelât ve ukubât üzerine kurulmuştur.[310]
Seyyid Şerif Cürcânî (rh.a.), ibadeti şöyle tarif eder:
İbadet: Mükellefin, nefsinin hevası hilafına, Rabbi için tazim olarak yaptığıdır.
Ubûdiyyet=Kulluk: Ahidleri yerine getirmek, hadleri koruyup gözetmek, mevcûda razı olmak ve kaybedilene sabretmektir.[311]
İslâm Milletinin mutlak müctehid imamlarından İmam Muhammed b. İdris eş-Şâfiî (rh.a.) şu tesbiti yapmaktadır:
Allah, onları inkâr ve kötülükten kurtarıp ışığa ve hidayete kavuşturdu. Kitabta, kullarına kolaylık olsun diye lütfederek, helâl kıldırdıklarını bildirdi. Dünya ve ahirette saadetlerinin, haramlardan sakınmalarında olduğunu bildiği için, onları da kendilerine açıkladı. Allah, onları sözle ve amelle kulluk etmeye ve haramlardan sakınmaya çağırarak itaatleriyle imtihan etti. Allah, onları haramlardan korusun. Kendisine itaat edenleri, cennetinde ebedî kalmakla ve azabından kurtarmakla mükafatlandırdı. Ulu Allahın nimeti ne yücedir.
Kendisine isyan edenlere vereceği cezanın, kendisine itaat edenlere vereceği mükafatın zıddı olacağını onlara bildirdi.[312]
İnsanın yaratılış gayesi ve sorumluluğunun bütün hayatı kuşatıcı olduğu gibi, insanın ihyası da maddî ve manevî hayatını kuşatıcı olması gerekir... Sapasağlam ve katıksız bir iman bu tevhid akidesinin gereği olan sahih amel ve güzel ahlâk konularında derin ve çaplı ihyanın gerekli olduğu bir çağda yaşıyoruz... Şirkin hakim, tevhidin mahkum, küfrün hakim, imanın mahkum, müşrik ve kâfirlerin egemen, mümin müslümanların esaret altında, aynı zamanda İslâm topraklarının işgal edildiği bir karanlık dönemde, çok zor şartlarda hayat devam etmektedir...
İslâmın egemen olduğu zaman ve mekânda farz-ı kifaye olan insanı ihya hareketi, İslâmın mahkum, mümin müslümanların esaret altında bulunduğu zaman ve mekânda farz-ı ayn hâline gelmiştir... Katıksız iman konusunda ihya olmuş her şuurlu muvahhid mümine farz-ı ayndır ki, diğer insanların ihya hareketine katılsın ve onların bilgilenmesi, eğitilmesi, bildiklerini yaşanır hâle getirmesi ve şuurlanması için bütün imkânlarını harcasın... Böylece, kullara kul olmaktan kurtulup, yalnızca Allaha kul olsun... Allaha tuğyan eden zalim müstekbirlerin köleliğinden kurtularak, yalnızca Allaha kul olmak hürriyetine kavuşsun...
İnsanı ihya konularını şu şekilde beyan edebiliriz[313]:
Ve'l-Asr
- İhya Vazifesi
- Kuşatıcı İhya Hareketi
- 1) İmanda İhya
- 2)
- 3) Ahlâkta İhya
- Vusul İçin Usûl
- İnsanı İhya Ve Sabır
- İhya Hareketinde Muhatab
- 1) Muhatab Şahsiyeti Tanımak
- 2) İşi Kolay Tutmak
- 3) Güzellikle Davranmak
- 4) Muhabbet Aracı: Hediyeleşmek
- 5) Sert Davranıştaki Hikmet
- İhya Erinin Özellikleri
- 1) Sarsılmaz, Sağlam ve Katıksız Bir İman
- 2) Yeterli İlme Sahib Olmak
- 3) Takvalı Olmak
- 4) Tevazu
- 5) Dosdoğru Olmak
- 6) Sabır Etmek
- 7) Ümitvar Olmak
- 8) Ekonomik Bağımsızlık
- Bir Örnek Şahsiyet: Mus'ab B. Umeyr (R.A.)
- Hayatından Bir Bölüm
i1 harfi
- İBÂHİYYE
- İBDÂ
- İBN KESİR
- Tefsiru'l-Kur'âni'l-Azîm:
- İBN MACE
- Sünen-i İbn Mâce:
- İBN TEYMİYYE
- İBNU'S-SEBİL
- İBRA
- İBRAHİM SÛRESİ
- İBRÂNÎ
- İBTİLÂ'
- İCÂBET
- İCAP VE KABUL
- a) Sözle icap ve kabul:
- Sıygaların İcap ve Kabulde Etkisi:
- b) Mektup, elçi, telefon vb. ile icap ve kabul:
- c) Teâtî yolu ile icap ve kabul:
- İCARETEYN
- İCÂZET
- İCBÂR
- İCMA'
- İcmaın Mertebeleri:
- l) Sarih İcma:
- 2) Sükûtî İcma:
- 3) Müctehidlerin Belli Bir Ortak Noktada İttifak Etmeleri:
- İCMA-İ ÜMMET
- İCMÂLÎ ÎMAN
- İCRÂ
- Mahkeme Kararlarının İcrâ ve İnfazı:
- İCTİHAD
- Terim Olarak İctihad:
- İctihad
- İctihad
- İctihad
- İÇ EZAN
- İDDİHÂR
- İDEOLOJİ
- İDRAR
- İFFET
- İFK OLAYI
- İFLÂS
- İFTAR
- İFTİRA
- İ
- İftira
- İFTİTAH TEKBİRİ
- İĞVÂ
- İHANET
- İHDÂD
- İHLÂL
- İHLÂS
- İHLÂS SÛRESİ
- İHRAM
- İhrama Giren Kimsenin Dikkat Edeceği Hususlar:
- Mikatlar (İhrama Girme Yerleri):
- İHRAZ
- İHSAN
- İHTİLÂFÜ'D DÂR
- İHTİLÂM
- İHTİLÂT
- İHTİYARLIK
- İHTİYAT
- İHVANU'S-SAFÂ
- İHYÂ
- İNSANI İHYA
- Ve'l-Asr
- İDDET
- İHSÂR
- İHTİDÂ
- İHTİKÂR
- İKÂB
- İKÂLE
- İKİNDİ NAMAZI
- İKRAR
- Hastanın İkrarı:
- İKTA'
- İkta'nın Kısımları:
- 1- Temlik Suretiyle İkta':
- 2- İstiğlâlen ikta':
- İKTİDÂ
- İKTİDAR
- İKTİDARSIZLIK
- İKTİSAD
- İLÂ'
- İlâ'nın Şartları:
- İLÂHİ KANUN
- İLAHİ KİTAPLAR
- İLÂH
- İ'LÂY-I KELİMETULLAH
- İLHAM
- İLLET
- İLLİYYÛN
- İLME'L-YAKÎN
- İLTİMAS
- İLTİZAM
- İLYAS (a.s.)
- İMA
- İMALE
- İREM
- İMÂMEYN
- İMANIN ŞUBELERİ:
- Birinci Kısım: Tasdikle İlgili İtikadiyat'tır
- İkinci Kısım: Dille Alakalı Ameller
- Üçüncü Kısım: Bedenî Ameller
- 1. Çeşit: Muayyen Şeylere Ait Olanlar
- 2. Çeşit: Kendisine Tabi Olanlarla İlgili Şeyler
- 3. Çeşit: Âmmeye Müteallik Şeyler
- İMARET
- İMSAK
- İMTİYAZ HAKKI
- İNCİL
- İncil Çeşitleri:
- 1) Matta İncili:
- 2) Markos İncili:
- 3) Luka İncili:
- 4) Yuhanna İncili:
- İNFÂK
- İ
- İnfak
- İnfak
- İnfak; Anlam ve Mâhiyeti
- Kur'an'da İnfak
- Hadislerde İnfak
- Allah'ın Verdiği Her Nimetin İnfakı Vardır
- Malla Yapılan İnfak
- İlimden Yapılan İnfak
- Mutluluktan Yapılan İnfak
- Sağlıktan yapılan İnfak
- Gençlikten Yapılan İnfak
- Güzel Sözle Yapılan İnfak
- Güler Yüzle Yapılan İnfak
- İnfakın Fayda ve Hikmetleri
- İNFİTÂR SÛRESİ
- İNKÂR
- İNNİN VE BAŞKALARI
- İNSAN
- Yaratılış Gayesi:
- Sosyal Açıdan İnsan:
- Nâs ve İnsan Kelimelerinin Anlam ve Mâhiyeti
- İnsanın İki Yönü
- İnsanın Bazı Temel Özellikleri
- Kur'an-ı Kerim'de İnsan
- a) İnsanın Olumlu Özellikleri
- b) İnsanın Olumsuz Özellikleri
- İnsan İle Diğer Canlılar Arasındaki Farklar
- 1) Zekâ:
- 2) Anlatma (İfade) Yeteneği:
- 3) Ellerinin Yapısı Ve Vücudunun Dik Durması:
- 4) Öğrenme Ve Yeni Denemelerde Bulunma Yeteneği:
- İnsanın Menşei (Oluşumu) Meselesi
- Kur'an'da İnsanın Yaratılması ve Halifeliği
- İnsanın Yaratılışı
- Ne Zamandan Beri Müslümanım? (Dünyaya Ne Olarak Geldim?)
- Kaalu Bela Ne Demektir?
- İnsanın Yaratılış Gayesi
- İnsanın Konumu ve Görevi
- İnsan Ölünce Ne Olacak?
- Akîde Yönünden İnsanlar
- İnsanın Değer ve Üstünlüğü
- İnsanın Değeri:
- Haklar, Görevleri; Nimetler de Sorumlulukları Doğurur
- İNSAN SÛRESİ
- İNŞA
- İNŞALLAH
- İNŞİKÂK SÛRESİ
- İNŞİRAH SÛRESİ
- İNTİHAR
- İNZAL
- İNZÂR
- İnzâr; Anlam ve Mâhiyeti
- Kur'an'da İnzâr Kavramı
- Mü'minlerin Uyarılması
- Uyarının Fayda Etmediği Kâfirler
- Çağdaş Davetçi/
- Bütün Toplumlar Peygamber Aracılığıyla Uyarılmıştır
- Elçi Gönderilmeyen, Uyarı Yapılmayan Toplumlar Helâk Edilmezler
- Toplumun Önderleri Toplumdan Sorumludur
- İNZİVA
- İPEKLİ GİYİNMEK
- İPOTEK
- 1. Ortak Malların Rehnedilmesi:
- 2. Başka Bir Şeye Bitişik Ve Onunla Meşgul Bulunan Malın Rehnedilmesi:
- İRHASAT
- İRŞÂD
- İ
- İrşad
- İRTİDÂD
- İrtidâd; Anlam ve Mâhiyeti
- Geniş Anlamda İrtidâd ya da Riddet Nedir
- İrtidâd, Neden Küfrün
- Kur'ân-ı Kerim Mürtedler
- İrtidâd, Aynı Zamanda Bir İslam Hukuku Konusudur.
- Mürtedin Kişiliği:
- Mürted
- İrtidat Sebepleri:
- Fıkhî İctihadlara Göre Mürtedin Cezası
- Mürtedin Öldürülmesinin Hikmeti:
- İrtidatın Başlaması:
- 1) Dinden Tamamen Dönenler:
- 2) Namazla Zekâtı Birbirinden Ayıranlar:
- Ridde Savaşları
- Halid bin Velid'in Tuleyha Meselesini Çözümlemesi:
- Benû Âmir, Havâzin ve Suleymlilerin İrtidâdı:
- Kur'ân-ı Kerim'de İrtidâd Kavramı
- Bir Tefsirden İktibas
- Hadis-i Şeriflerde İrtidât Kavramı
- Mürtede Verilecek Dünyevî Cezânın Tahlili
- İrtidadın Dünyevî Cezası Yoktur Diyenlerin Delilleri
- Gizli İrtidâd
- Şirkin Çağdaş Yansımaları; Özendirilen ve Dayatılan Mürtedlik
- Güncel Câhilî Eğitimde Şirk:
- İttibâ Şirki:
- Mürtedliğe Giden Yollar
- Mürtedliğe Yol Açan Sebepler:
- Bir Müslümanı Mürted Yapan Tavırlar:
- Elfâz-ı Küfür:
- Çevrede Çokça Duyulan Elfâz-ı Küfürden Bazıları (Söyleyeni Şirke Düşürmesinden Korkulan, Müslümanları Mürted Yapmasından Endişe Edilen Çirkin Sözler)
- 1) Allah'la İlgili:
- 2) Dinle İlgili:
- 3) Cennet, Melek ve Kaderle İlgili:
- Ef'âl-i Küfür:
- 1) Puta Tapmak:
- 2) Mushafı Pisliğe Atmak Gibi Saygısızca Davranmak:
- 3) Gayr-i Müslimlerin Tapınaklarına İbâdet Kasdıyla Gitmek:
- 4) İbâdet Kasdıyla Herhangi Bir Şahsa Secde Etmek:
- 5) Ölülerden Duâ Ederek Bir Şey İstemek, Kabirleri Tapınak Yapmak:
- 6) Haç Takınmak:
- 7) Ğıyar ve Zünnâr:
- 8) Mecûsî ve Yahûdi Şapkası:
- 9) Sihir:
- Müşrik ve Mürtedlerle Mücâdele
- Seyyidü'l-İstiğfar Duası:
- Şirk, Küfür ve İrtidaddan Korunma Yolları
- İrtidâd, İrticâ/Gericilik Demektir; Mürted de Mürtecî/Gerici
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar
- İRTİDAT (MÜRTED)
- İSA (a.s.)
- Hz. İsa; Hayatı, Tebliği ve Tevhid Mücadelesi:
- Kur'ân-ı Kerim'de Hz. İsa:
- Hadislerde Hz. İsa:
- Hıristiyanlara Göre Hz. İsa:
- Hz. İsa'nın Çarmıha Gerilmesiyle İlgili İncillerdeki Kuşkular:
- İncillere Göre Hz. İsa'nın Beşerî Yönleri:
- Hz. İsa'nın Babasız Doğma Mûcizesi:
- Hz. İsa'nın Ref'i ve Nüzûlü Meselesi:
- Hz. İsa'nın Gökten İneceğini İfade Eden Hadis
- Mehdî:
- Deccâl:
- Deccâlın Özellikleri:
- İSBAT-I VACİB
- İSLAM'DA MEZHEP
- Müellifin Önsözü
- İslâm Ve İman'ın Hakikati:
- Dört Mezhebten Belli Bir Mezhebi Taklid Etmek Ne Vaciptir, Ne De Mendup
- İslâm'ın Esası Allah'ın Kitabı Ve Rasûlullah'ın Sünnetiyle Amel Etmektir
- Müteahhirun Herşeyi Değiştirip, Tek Bir Kişiyi Taklid Etmeyi Gerekli Kılmakla Tefrikaya Düştüler
- İnsan Öldüğünde Kabirde Mezhep Veya Tarikattan Sorguya Çekilir Mi?
- Belirli Bir Mezhebe Bağlanmanın Gerekli Olduğu Sözünün Aslı Siyasetle İlgilidir
- Mezhebin Bid'at Oluşu Konusunda Dehlevi'nin Araştırması
- Rasûlullah'tan Başka Birisine Taassup Gösteren Sapık Ve Cahildir
- Kemal B. Hümâm'ın Belirli Bir Mezhebe Bağlanmanın Gereksiz Olduğunu Belirtmesi
- Uyulması Gereken İmam Rasûlullahtır
- İhtilaf Ve Tefrikalar Mezheplere Tabi Olma Yüzündendir
- İmam Ebu Hanife'nin Mezhebi Kur'an Ve Sünnetle Amel Etmektir
- Müçtehid İçtihadında Hata Da Yapabilir, Doğruyu Da Bulabilir Teşride. Hata Yapmayan Sadece Peygamberdir
- Hak Kesinlikle Rasûlullah'ın Dışında Hiçbir Kimsenin Görüşüyle Sınırlandırılamaz
- Önemli Bir İkaz
- Bu Ümmetin Hali Ancak Evvelkilerin Islah Olunduğuyla Islah Olunur
- Ulemanın Dinin Hükümlerini Değiştirdiğine Dair Fahreddin Er-Razî'nin Görüşü
- İmam-ı Â'zam (En Büyük İmam) Rasûlullahtır
- Allah Bize Sırat-ı Müstakim'e Girmemizi Emrediyor
- Gazaba Uğrayanlar, Hakkı Sadece Kendi Mezhebinden Kabul Ederler
- Rasûlullah Belli Bir Mezhebin İnsanlar İçin Gerekli Olduğunu Söylememiştir
- Fasıl
- Kaynaklar
- İSM
- İSMAİLİYYE
- Mezhebin Kaideleri:
- İSMET
- İSM-İ A'ZÂM
- İSNÂ AŞERİYYE
- İSNÂD
- Âli ve Nâzil İsnâd:
- İSRÂ
- İSRÂ SURESİ
- İSRAF
- İsrafın Anlam Sahası:
- Kur'an'da İsrafın Manaları:
- İSRÂFİL (a.s)
- İSRÂİLİYÂT
- İSRAİLOĞULLARI
- Benî İsrâil, İsrâil, İbrânî, Yahûdî ve Mûsevî Kelimeleri ve Mâhiyeti
- Bazı Hadis-i Şerifler:
- İsrâiloğullarının Tarihi
- Firavun ve İsrâiloğulları
- Firavun'dan Kurtulduktan Sonra İsrâiloğulları
- Hz. Muhammed (s.a.s.) ve İsrâiloğulları
- İsrâiloğullarının Karakteri / Yahudileşme Alâmet ve Özellikleri
- Onlar ve Biz
- Yahudileşme ve Yahudileşme Temâyülü
- İmanda Pazarlık
- Dini, Kutsal Kitabı Tahrif
- İSTİANE
- İSTİARE
- İSTİÂZE
- İstiâze; Anlam ve Mâhiyeti:
- Kur'an'da İstiâze:
- Sünnette İstiaze:
- İstiazenin Hükmü:
- Şeytandan Kurtuluş Yolu:
- Sığınan, Kendisine Sığınılan ve Kendisinden Sığınılan
- Şeytanın İbâdetlere Tasallutu ve Şeytanı Kaçıran Şey:
- Günümüzde İstiaze Anlayışı:
- Allah'a Sığınma Tarzı Nasıl Olmalı?
- İstiâze Şuurunun Bize Kazandıracağı Anlayış ve Davranışlar:
- İSTİBRÂ'
- İSTİDRAC
- İSTİĞÂSE
- İSTİĞFAR
- İstiğfar'ın Mahiyeti?
- İbadet Olarak İstiğfar:
- İSTİHÂRE
- İSTİHAZA
- İSTİHKAK
- İSTİHLÂF
- İSTİHSAN
- İstihsanın Çeşitleri:
- 1. Nass Sebebiyle İstihsan:
- 2. İcmâ Sebebiyle İstihsan:
- 3. Zarûret ve İhtiyaç Sebebiyle İstihsan:
- 4. Kapalı Kıyas Sebebiyle İstihsan:
- 5. Örf Sebebiyle İstihsan:
- 6. Maslahat Sebebiyle İstihsan:
- İSTİKAMET
- (DOĞRULUK-DOĞRU YOL)
- İSTİKBÂR
- İstikbâr ve Türevleri:
- İstikbar Duygusu:
- İstikbâr; Tanım ve Mâhiyeti
- Istikbar Duygusu
- MÜSTEKBİR
- Müstekbirlerin Özellikleri:
- İstikbar Mantığı:
- Müstekbir Tipler
- Müstaz'af
- Müstekbir ve Müstez'af Ilişkisi
- Müstaz'af İnsan Grupları
- Müstekbirliğin Sonucu: Dünyevî ve Uhrevî Azap
- Uhrevî Azap ve Cehennnem:
- İstikbârın Sembol Tipleri (Müstekbirlerin Duayenleri)
- İstikbâra Kapılmayanlar: Melekler, İnsan Dışındaki Canlılar ve
- İSTİLÂ
- İSTİLAM
- İSTİMLÂK
- İSTİMNÂ
- İSTİMVÂL
- İSTİNBÂT
- İSTİNCA
- Abdest Bozmanın Âdâbı:
- İSTİNŞÂK
- İSTİRCÂ'
- İSTİSNA BÂBI
- İSTİŞARE
- İstişârenin Fazileti:
- İSTİŞARENİN EHEMMİYETİ
- İstişare Emri:
- Telakki:
- Teşvik:
- Hz. Peygamber İstişareye Muhtaç Mı?
- En Büyük Dahi De İstişareye Muhtaçtır:
- Ashab Ve İstişare:
- Hz. Peygamber'in Müşavirleri:
- İstişare Mevzuları:
- İstişare Dışı Mevzular:
- İstişarenin Mekanizması
- 1- Müşavirin Durumu:
- a. Liyakat:
- b. Mûtemed Olmak:
- c. Müslüman Ve Dindar Olmak:
- d. İlgili Olmak:
- 2. İstişarenin Şekli:
- a. Doğrudan Re'ye Müracat:
- b. Liyakatlinin Müdahalesi:
- c. Yersiz Teklif:
- 3- Kararın Alınması:
- a- Ekseriyetin Re'yi:
- b- Görüşlerden birinin ihtiyarı:
- c- Kararı Tehir Etmek:
- d- İcbarî Karar:
- 4- Şahsî Kanaatında Direnmemek:
- 5- Müşavirleri Gücendirmemek:
- 6- Tatbikat Sırasında Azim:
- Batı Demokrasisi:
- 1) Demokrasinin Tenkidi:
- Teknokrasi
- Demokrasinin Sonu Anarşidir:
- 2) İslam'da Kanun Koyma Mekanizması:
- 3) Hürriyet Telakkisi:
- Peygamberler De Hür De
- Hürriyet Sahası:
- Tahdidden Gaye:
- İslam'da Kadınlarla İstişare
- I- Kur'an'a Göre:
- II. Sünnete Göre:
- Bu Meselede Temel Prensip:
- İSTİŞHÂD
- İSTİVÂ
- İSYAN
- İsyan Nedir?
- İsyanın İki Anlamı:
- İsyan; Anlam ve Mâhiyeti
- İsyanın İki Yönü
- Ma'siyet Ne Demektir?
- İtaat; Anlam ve Mâhiyeti
- Tâat Ne Demektir?
- Kur'ân-ı Kerim'de İtaat ve İsyan Kavramı
- Hadis-i Şeriflerde İtaat ve İsyan
- İtaat Edilmesi Gereken Kimseler
- a- Allah'a İtaat:
- b- Rasûl'e İtaat:
- c- Ülü'l-Emr'e İtaat:
- İtaat Edilmesi Yasak Olan Kimseler
- a- Kâfirlere:
- b- Ehl-i Kitaba:
- c- Münâfıklara:
- d- Kendisini Allah Yolundan Uzaklaştıran ve Saptıran Liderlere ve Büyüklere:
- e- Şeytana ve Şeytanın Dostlarına:
- f- Günahkârlara ve Nankörlere:
- g- Yalancılara:
- h- Ahlâksızlara:
- i- Gâfillere, Zikirden (Allah'ı anmaktan ve Kur'an'dan) Gaflette Olanlara:
- j- Namaza Engel Olanlara:
- k- Aşırılara, İsrafçı ve Fesatçılara:
- l- Şirke Zorlayan Ana-Babaya:
- m- Halka, İnsanların Çoğuna (Demokrasi Anlayışına) ve Zanna:
- n- İnsanların ve Bilmeyenlerin Hevâlarına/Kötü Arzu ve İsteklerine:
- o- Allah'a ve Rasûlüne İsyanı (Haram Olan Bir Şeyi) Emreden Kim Olursa Olsun, Ona
- Küfürde Önderler ve Onların İzinden Giden Uyduları
- İtaat ve İsyan Yoluyla Düşülen Şirk
- Allah'a İtaat ve İsyanın Boyutları
- Bütün Evren Allah'a İtaat Etmektedir
- Nerdesin Ey Güzel İsyan?
- İŞÇİ, İŞÇİLİK
- İŞHAD (ŞAHİT TUTMA)
- İŞKENCE
- İŞRAK NAMAZI
- İŞVEREN
- İTAAT
- İTAB ÂYETLERİ
- İTİKÂD
- İTİKÂF
- İ'TİKÂF
- İTLÂF
- İtlafta Tazminin Gerekmesi İçin Gereken Şartlar:
- İTTİHAD
- İVAZ
- İYİLİK
- İZÂLE-İ ŞÜYÛ
- Kazaen (Mahkeme kararıyla) Taksimin Şartları:
- İZÂR
- İZZET
- İzzetin Manası:
- Kişiye İzzet Kazandıran Davranışlar:
- Gerçek İzzet:
- İZZET-İ NEFS