İstikbâr; Tanım ve Mâhiyeti
"İstikbâr", kibir, kökünden türeyen bir kavramdır. İstikbâr sözlükte büyüklenme, kendini büyük görme, böbürlenme, insanları küçük görme anlamlarına gelir. Kavram olarak istikbar; Allaha karşı kendini yeterli görerek isyan etme; Allahın hâkimiyetini reddetme, insanlara karşı kibirlenerek onlar üzerinde zorla egemenlik kurma anlayışıdır. Bir başka deyişle istikbar; kendini büyük görerek inatçı bir şekilde hakkı kabul etmekten çekinmektir. Kur'an-ı Kerim'de isim ve fiil halinde 48 yerde geçer. Karşıtı olan istiz'âf ve müstaz'af kelimeleri ise 13 yerde geçmektedir.
Kibir, tekebbür ve istikbar birbirine yakın anlamlara sahiptir. Bu kelimeler, büyük olma anlamına gelen kebüra kökünden türemiştir. Aynı kökten türeyen bütün kelimelerde büyüklük veya büyüklenme ile ilgili anlamlar vardır.
Kebir: Büyük,
Kebîra: Büyük şey, çoğulu kebâir,
Ekber: Daha büyük, en büyük,
Tekbîr: Allahu Ekber/Allah en büyüktür demek,
Kibriyâ: Büyüklük, yücelik, ululuk; ki yalnızca Allaha isnad edilir, Allahtan başka hiç kimseye bu sıfat verilemez,
Tekebbür: Büyüklenme, kibirlenme,
Mütekebbir: Kendini halkın en efdali, en üstünü sayan, kendinden başka hak tanımayan anlamındadır. Bu sıfat da yalnızca Allaha mahsustur. Çünkü bütün faziletler Ona aittir, bütün güç ve kuvvet Onun elindedir.
Müstekbir ise; büyüklenen, kibirlenen, kendini üstün gören demektir.
İlk müstekbir, yani ilk büyüklük taslayan İblistir. O, Allahın secde emri karşısında kibirlendi ve secde etmekten yüz çevirdi. (2/Bakara, 34)
"Bir zamanlar Biz, meleklere (ve cinlere) 'Adem'e secde edin' dedik. İblis hâriç hepsi secde ettiler. O yüz çevirdi ve istikbârda bulundu/büyüklük tasladı, böylece kâfirlerden oldu." (2/Bakara, 34)
"Ayetlerimizi yalanlayıp, onların karşısında istikbâra/büyüklenmeye kapılanlar, işte onlar ateş halkıdır." (7/A'râf, 36)
"Küfredenlere gelince; Ayetlerimiz size okunuyordu da, siz istikbârda bulunup (karşılarında büyüklenip yüz çevirerek) mücrim bir topluluk oldunuz, değil mi?" (45/Câsiye, 31)
"Ne zaman canınızın istemediği şeyleri söyleyen bir rasül gelmişse ona karşı istkikbârda bulundunuz/büyüklük tasladınız." (2/Bakara, 87)
Kibir, tekebbür ve istikbar birbirine yakın anlamlara sahiptir. Bu kelimeler, büyük olma anlamına gelen kebüra kökünden türemiştir. Aynı kökten türeyen bütün kelimelerde büyüklük veya büyüklenme ile ilgili anlamlar vardır.
Kebir: Büyük,
Kebîra: Büyük şey, çoğulu kebâir,
Ekber: Daha büyük, en büyük,
Tekbîr: Allahu Ekber/Allah en büyüktür demek,
Kibriyâ: Büyüklük, yücelik, ululuk; ki yalnızca Allaha isnad edilir, Allahtan başka hiç kimseye bu sıfat verilemez,
Tekebbür: Büyüklenme, kibirlenme,
Mütekebbir: Kendini halkın en efdali, en üstünü sayan, kendinden başka hak tanımayan anlamındadır. Bu sıfat da yalnızca Allaha mahsustur. Çünkü bütün faziletler Ona aittir, bütün güç ve kuvvet Onun elindedir.
Müstekbir ise; büyüklenen, kibirlenen, kendini üstün gören demektir.
İlk müstekbir, yani ilk büyüklük taslayan İblistir. O, Allahın secde emri karşısında kibirlendi ve secde etmekten yüz çevirdi. (2/Bakara, 34)
"Bir zamanlar Biz, meleklere (ve cinlere) 'Adem'e secde edin' dedik. İblis hâriç hepsi secde ettiler. O yüz çevirdi ve istikbârda bulundu/büyüklük tasladı, böylece kâfirlerden oldu." (2/Bakara, 34)
"Ayetlerimizi yalanlayıp, onların karşısında istikbâra/büyüklenmeye kapılanlar, işte onlar ateş halkıdır." (7/A'râf, 36)
"Küfredenlere gelince; Ayetlerimiz size okunuyordu da, siz istikbârda bulunup (karşılarında büyüklenip yüz çevirerek) mücrim bir topluluk oldunuz, değil mi?" (45/Câsiye, 31)
"Ne zaman canınızın istemediği şeyleri söyleyen bir rasül gelmişse ona karşı istkikbârda bulundunuz/büyüklük tasladınız." (2/Bakara, 87)
i1 harfi
- İBÂHİYYE
- İBDÂ
- İBN KESİR
- Tefsiru'l-Kur'âni'l-Azîm:
- İBN MACE
- Sünen-i İbn Mâce:
- İBN TEYMİYYE
- İBNU'S-SEBİL
- İBRA
- İBRAHİM SÛRESİ
- İBRÂNÎ
- İBTİLÂ'
- İCÂBET
- İCAP VE KABUL
- a) Sözle icap ve kabul:
- Sıygaların İcap ve Kabulde Etkisi:
- b) Mektup, elçi, telefon vb. ile icap ve kabul:
- c) Teâtî yolu ile icap ve kabul:
- İCARETEYN
- İCÂZET
- İCBÂR
- İCMA'
- İcmaın Mertebeleri:
- l) Sarih İcma:
- 2) Sükûtî İcma:
- 3) Müctehidlerin Belli Bir Ortak Noktada İttifak Etmeleri:
- İCMA-İ ÜMMET
- İCMÂLÎ ÎMAN
- İCRÂ
- Mahkeme Kararlarının İcrâ ve İnfazı: