2. Üretici İle Tüketici Arasına Girmek:
Serbest rekabeti önleyen ve normalin üstünde fiyat artışlarına yol açan sebeplerden birisi de hadislerde telakkı'r-rukbân denilen uygulamadır. Hz. Peygamber devrinde ürettiği malı hayvanına yükleyerek şehre, pazara getiren köylünün yolda karşılanarak malının satın alınması anlamında kullanılırdı. Burada, köylünün şehirdeki günlük rayiç fiyatları öğrenmesi engellenmekte şehirli tüccarın onun elinden ucuza aldığı malı piyasaya kontrollü ve pahalı olarak sürmesi veya karaborsaya düşürmesi söz konusu olmaktadır.
Hadiste şöyle buyurulur: "Tâvus, İbn Abbas'tan, o da Rasûlüllah (s.a.s)'den şunu rivayet etmiştir: "Allah'ın Rasûlü, binitlileri yolda karşılamayı (pazara gelmeden yüklerini satın almalarını), şehirlinin köylü adına satış yapmasını yasaklamıştır. Tâvus, İbn Abbas'tan bu yasağın şekil ve anlamını sormuş, o da; şehirli köylüye simsar (komisyoncu) olup, onun malını satamaz, şeklinde cevap vermiştir" (Buhârî, Büyü', 72, İcâre, II, 19; Nesâî, Büyü', 18).
Şu hadis konuyu daha açık hale getirmektedir: "Enes (r.a), Rasûlüllah (s.a.s)'in şöyle dediğini nakleder: Hz. Peygamber, şehirlinin köylü adına satışını yasaklamış, simsar (komisyoncu) olmasını menetmiştir. Hatta köylü onun babası veya kardeşi bile olsa hüküm değişmez" (Müslim, Büyü', 21; Ebû Dâvud, Büyü ; 45; Nesâî, Büyü', 17).
Şehirli köylü adına satış yapamaz. İnsanları kendi hallerine bırakınız, umulur ki Allah onlardan bir kısmını diğerleri sebebiyle rızıklandırır" (Buhârî, Büyü', 58, 64, 68-71, İcâre, 14, Şurüt, 8; Müslim, Büyü', 11,16; Ebû Dâvud, Büyü', 45).
Burada amaç arz ve talep dengesinde akıcılığın gerçekleşmesi için aradaki engellerin kalkmasıdır. Bunun sonunda üretici elindeki malları en yüksek fiyat ödeyebilecek pazarlara yöneltmek imkânını elde edecek, tüketiciler de ihtiyaçlarını kolaylıkla ve sun'î müdâhalelere uğramamış bir fiyat ödeyerek temin edecektir.
Ebû Hanife'ye (ö. 150/767) göre, malın, üretici yolda karşılanarak satın alınması, belde halkına zarar veriyorsa mekruhtur. Üretici piyasa fiyatlarını öğrenince aldandığını anlarsa akdi bozabilir.
Günümüzde, çeşitli ürünlerin hasat edilir edilmez devlet veya özel sektör tarafından satın alınıp depolanması, daha sonra yapılan zamlarla, gerçek kârın üreticiye değil de, az sayıda kişi veya kuruluşlara intikali telakkı'r-rukbân olayını hatırlatmaktadır. Üreticinin faizli kredilerle borçlandırılması ve borcunun vadelerinin de hasat mevsimine rastlatılması onları ürünlerini satışa zorlamaktadır.
Hadiste şöyle buyurulur: "Tâvus, İbn Abbas'tan, o da Rasûlüllah (s.a.s)'den şunu rivayet etmiştir: "Allah'ın Rasûlü, binitlileri yolda karşılamayı (pazara gelmeden yüklerini satın almalarını), şehirlinin köylü adına satış yapmasını yasaklamıştır. Tâvus, İbn Abbas'tan bu yasağın şekil ve anlamını sormuş, o da; şehirli köylüye simsar (komisyoncu) olup, onun malını satamaz, şeklinde cevap vermiştir" (Buhârî, Büyü', 72, İcâre, II, 19; Nesâî, Büyü', 18).
Şu hadis konuyu daha açık hale getirmektedir: "Enes (r.a), Rasûlüllah (s.a.s)'in şöyle dediğini nakleder: Hz. Peygamber, şehirlinin köylü adına satışını yasaklamış, simsar (komisyoncu) olmasını menetmiştir. Hatta köylü onun babası veya kardeşi bile olsa hüküm değişmez" (Müslim, Büyü', 21; Ebû Dâvud, Büyü ; 45; Nesâî, Büyü', 17).
Şehirli köylü adına satış yapamaz. İnsanları kendi hallerine bırakınız, umulur ki Allah onlardan bir kısmını diğerleri sebebiyle rızıklandırır" (Buhârî, Büyü', 58, 64, 68-71, İcâre, 14, Şurüt, 8; Müslim, Büyü', 11,16; Ebû Dâvud, Büyü', 45).
Burada amaç arz ve talep dengesinde akıcılığın gerçekleşmesi için aradaki engellerin kalkmasıdır. Bunun sonunda üretici elindeki malları en yüksek fiyat ödeyebilecek pazarlara yöneltmek imkânını elde edecek, tüketiciler de ihtiyaçlarını kolaylıkla ve sun'î müdâhalelere uğramamış bir fiyat ödeyerek temin edecektir.
Ebû Hanife'ye (ö. 150/767) göre, malın, üretici yolda karşılanarak satın alınması, belde halkına zarar veriyorsa mekruhtur. Üretici piyasa fiyatlarını öğrenince aldandığını anlarsa akdi bozabilir.
Günümüzde, çeşitli ürünlerin hasat edilir edilmez devlet veya özel sektör tarafından satın alınıp depolanması, daha sonra yapılan zamlarla, gerçek kârın üreticiye değil de, az sayıda kişi veya kuruluşlara intikali telakkı'r-rukbân olayını hatırlatmaktadır. Üreticinin faizli kredilerle borçlandırılması ve borcunun vadelerinin de hasat mevsimine rastlatılması onları ürünlerini satışa zorlamaktadır.
R harfi
- 2. Üretici İle Tüketici Arasına Girmek:
- er-RABB
- Fâizsiz Ekonomi
- Rabbanílerin Görevi:
- Râbıtanın Dayandırıldığı Ayet ve Hadislere İlişkin Kanıtlama ve Yorumlar
- RASATHANE
- Recm Cezası Uygulanması İçin Gerekli Şartlar:
- RIZIK
- RÜ'YA-I SÂDIKA
- Rüşvet Nedir, Ne Değildir?
- 3. Kabzdan Önce Satış:
- Hâkimlerce Alınan Rüşvet:
- Konuyla İlgili Geniş Bilgi Alınabilecek Kaynaklar
- Rab; Anlam ve Mâhiyeti
- Râbıtayı Kanıtlamada Nakşibendîlerin Kullandığı Üslûp
- RÂSİHÛN
- Rızk'ın Kur'an'daki Manaları:
- RİBÂT
- RÜ'YET-İ HİLAL
- Zina Suçunun Sâbit Olması:
- 4. Yıkıcı Rekabet Yapmak:
- Memur Ve Hediye:
- Rabb Olmanın Üç Özelliği:
- RABITA
- Râbıtanın Tarihi ve Kaydettiği Aşamalar
- RASÛL
- Recm Cezasının İnfazı:
- Rızkı Yaratan Allah'tır:
- RİCÂLÜLGAYB
- Devlet Malından Çalmak (Gulûl)