F- Allah'ın Altalanmaz Kudreti Karşısında İnsan Kalbi...
Kuran-ı Kerim, insan kalbini yalnız, Allahın cihan sahifesinde harikalar yaratan yüce kudretine yöneltmekle kalmaz; aynı zamanda, her işi görülmez eli ile tutan ve her türlü plan ve proramı bizzat düzenleyen yenilmek bilmez kudretine de yöneltir.
Yukarıda Kuran dan Allahın kainat hakkındaki işaret, elamet ve mücizelerine eğilen deliller naklettiğimiz gibi; burada da Allahın sınırsız kudretine eğilen birçok ayetler sıralamamıza ihtiyaç yoktur. Yalnız, bu konudaki ayetleri , burada, Kuran da tekrarmış gibi görülen bazı ayetlerin aslında tekrar olmayıp ancak , ahenk, ruh ve mana birliği ni sağlayan dokunuşlarını yenileme olduğunu anlamak için tekrar sıralıyoruz. Zira her dokunuşun bir yeri, taşıdığı özel bir mana ve hava vardır. Bu dokunuşlardan biri tekrarlanmayacak olursa, eser bozulacak ve şah- eserlikten çıkacaktır.
Bu konuda burada çeşitli ayetler getirmekle yetineceğiz..
Göklerin ve yerin mülk (tasarrufu) hakiketen Allahın olduğunu ve size Allahtan başka ne bir yar, nede hakiki biryardımcı bulunmadığını bilmedinmi?.. (Bakara:2/107)
Göklerin ve yerin yaratıcısıdar. O, birşeye hükmettimi ona ancak OL der, o da oluverir. (Bakara:2/117)
Allah, (o Allahtır), kendinden başka mabut yoktur. (O, zati ezeli ve ebedi hayat ile) diridir. (bakidir). Zatı ile ve kemali ile kaimdir. (yarattıklarının her an tedbir ve hıfzında yegane hakimdir, her şey Onunla kaimdir.) Onu ne bir uyuklama tutabilir, nede bir uyku... Göklerde ne var yerde ne varsa, hepsi O,nun izni olmadıkca, nezdinde şefaat edecek kim imişm?... O, (yarattıklarının) önlerindekini, arkalarındakini yaptıklarını yapacaklarını, bildiklerini, açıkladıklarını, gizlediklerini, dünyalarını, ahiretlerini, hülasa her şeyini, her şeyini) bilir. (Mahlukatı Onun ilminden yalnız kendisinin dilediğinden bşaka hiç bir şeyi (kail değil) kavrayamazlar. Onun Kürsisi, gökleri ve yeri (kucaklamıştır, o kadar) geniştir. Bunların muhafazası (ve himayesi) Ona ağırda gelmez. O, çok yüce, çok büyüktür. (Bakara: 2/255)
Göklerde ne var, yerde ne varsa (hepsi) Allahın.. (Bütün) işler ancka Allaha döndürülür. ( Al-İmran: 3/109)
Göklerin ve yerin hükümranlığı Allahındır. Allah, herşeye hakkıyla kadirdir. (Al-i Amran: 3/189)
(Habibim) deki: ey mülkün sahibi Allah, sen mülkü kime dilersen ona verirsin; mülkü kimden dilersen onun kadrini yükseltir, kimi dilersen onualçaltırsın. Hayır yalnız senin elindedir. Şüphesizki sen herşeye hakkıyla kadirsin. (Al-i imran: 3/26)
O, (Allah) münezzehtir. O, bir işi (n) olmasını dileyince ona-OL!ii der oda oluverir. ( Meryem: 19/35)
Bir kavm (millet) üzerlerindeki (güzel hal ve ahlak)ı değiştirip bozuncaya kadar, Allah şüphesizki onun (hali ni) değiştirip bozmaz. Allah bir kavminde fenalığını (azabını) diledimi, artık o fenalıkve azabın) önlenmesine hiçbir(çare) yoktur: Onlar için Ondan (Allahtan )başka bir veli (ve yardım edene) de yoktur. (Rad: 13/11)
Allah kime hidayet ederse o,doğru yola erdirilmiş; kimi de şaşırtırsa, artık onun için hiçbir zaman irşat edici bir yar bulamazsın. (Kehf: 18/17)
Allah size yardım ederse, artık sizi yenecek yoktur. Sizi yardımsız bırakırsa ondan sonra size yardım edebilecek kimdir?.. (Al-i İmran: 3/160)
Yoksa bunalmışa, kendisine dua edip (sığındığı) zaman, icabet (ve kabul) eden, fenalığı gideren, sizi yer (yüzü) nün hükümdarları kılan mı?.. Allah ile beraber bir tanrı haa! Siz ne kıt düşünüyorsunuz!..(Neml: 27/62)
Yahut, o kara ve dinizlerin karanlıkları içinde sizin yolunuzu doğrultmakta, rahmetinin önünde rügarları müjdeci göndermekte olan mı?.. Allah ile beraber bir tanrı ha?!..Allah onların kattıkları ortaklardan çok yüce, çok münezehtir. (Neml: 27/63)
Yahut halkı daima yaratmakta olan, sonra onu iade edecek olan ve sizi gökten ve yerden rızıklandıran mı?. Allah ile beraber bir tanrı ha?!.De ki: -Eğer (Allaha ortak koşmada) sadık (ve samimi) kimselerseniz getirin (isbatınızı ve) delilinizi!.. (Neml: 27/64)
Kim ululanmak hevesine düşerse (bilinki) bütün ululuk Allahındır. (Fatır: 35/10)
Sizi gökten ve yerden rızıklandıracak Allahtan başka bir yaratan var mı?Ondan başka hiç bir mabut yoktur... O halde nasıl (olup da tevhidden küfre) çevriliyorsunuz?.. (Fatır: 35/3)
Ey insanlar, siz Allaha muhtaç sınız. Allah ise; O, her şeyden mesteğnidir, (hiç bir şeye asla muhtaç değildir... ((Fatır: 35/15)
Şüphesiz ki Allah gökleri ve yeri zeval bulmalarından (kaybolup gitmelerinden korumak için) tutmaktadır. Eğer onlar zeval bulurlarsa, yemin olsun ki, ondan sonra kimse bunları tutamaz. Hakikaten O, (Allah) cezada aceleci değildir. Çok affedicidir, (yargılayıcıdır). Fatır: 35/41)
Allahın insanlara açacağı herhangi bir rahmeti tutacak, (hissedecek hiç bir kuvvet) yoktur. Tutacağı şeyi de ondan sonra salıverecek yoktur. O, mutlak galip hüküm ve hikmet sahibidir.(Fatır: 35/2)
Ben Ondan başk mabutlar edinir miyim?Eğer O çok esirgeyici (Allah) bana bir zarar (yapmak) dilerse onların (iddia ettğiniz) şefaati bana hiçbir şeyle fayda vermez. Onlar beni asla kurtaramazlar. (Yasin: 36/23)
De ki o halde bana haber verin, Alah bana herhani bir zarar dilerse, sizin Allahı bırakıp da taptıklarınızOnun bu zararını giderebilicimidirler? Yahut, (Allah) bana bir rahmed dilerse, onlar Onun bu rahmetini tutabilicimidirler?... (Zümer: 39/38)
Gökleri ve yeri yaratan (Allah), onlar gibisini yaratmaya kadir değil midir? Elbette (kadirdir). O, (bütün kainatı)yaratandır, (her şeyi)hakkıyla bilendir. (Yasin: 36/81)
Onun emri, bir şeyi dilediği zaman, ona ancak: -Ol! demesinde ibarettir. O da oluvverir. (Yasin: 36/82)
Demek her şeyin mülkü, tasarruf ( ve kudreti) kendi elinde bulunan (Allah) ım şanı ne kadar yücedir, münezzehtir!.. Siz ancak Ona döndürül (üp götürül)eceksiniz.(Yasin: 36/83)
O, kullarının üstünde (eşsiz)Kahr (galebe ve tasarruf)sahibidir. (Enam: 6/18)
Allah dilemeyince siz dilemeyezsiniz. (İnsan: 76/30)
De ki Allahın bizim içinyazdığından başkası asla bize erişmez. O, bizim mevlamızdır. Onun için müminler yalnız Allaha güvenip, dayanmalıdır. (Tevbe: 9/51)
Allah rahmeti ile kimi dilerse onu mümtaz kılar (dilediğine rahmet eder.) (Bakara: 2/105)
Nerede bulunursanız (bulunan) Allah hepinizi (bir araya) getirecektir. Şüphesiz ki Allah her şeye hakkıyla kadirdir. (Bakara: 2/148)
Allah kimi dilerse, ona hesapsız rızık verir. (Bakara: 2/212)
Allah (kimini) daraldır, (kimini)genişletir. Siz, (hepiniz) ancak ona döndürü(lüp götürü) leceksiniz. (Bakara: 2/245)
Eğer Allah dileseydi (insanlar) birbirini öldürmezlerdi. Şu var ki, Allah ne dilerse (onu) yapar. (Bakara: 2/253)
De ki, lutuf ve inayet muhakkak ki Allahın elindedir. Onu kime dilerse ona verir. Allah, rahmeti bol olan, her şeyi hakkıyla bilendir. (Ali İmran: 3/73)
Sen Allahtan bir esirgeme sayesindedir ki onlara yumuşak davrandın. (Ali İmran: 3/159)
Attığın zaman sen atmadın (habibim), ancak Allah attı. (Enfal: 8/17)
Allahın sözlerinde asla değişme (imkanı) yoktur. (Yunus:10/64)
Göklerin ve yerin (sırrı), gaybı Allahındır. Her işi Ona döndürülür. (Hud: 11/123)
Göklerde ve yerde kim varsa, onlarda ister istemez Allaha secde eder. (Rad:13/15)
Size ulaşan her nimet Allahtandır. (Nahl: 16/53)
(O Allah) ne dilerse hakkıyala yapandır. (Büruc: 85/16)
Allahın adetini değiştirmeye asla (imkan) bulamazsın. (Ahzab: 33/62)
Bütün bunlar, kalbi, insan ve kainatta aslında var olan şu muazzan hakikatlara yönelten ayetlerdir: Bir yaratıcı varsa o da yalnız Allah-u tealadır. İşleri planlayan ve düzenleyen yalnız ve yalnız Odur. Ondan başka hakiki manada bir kuvvet ve kudret sahibi yoktur. Biricik tedbir ve tasavvur sahibi Odur. Ondan başka ne varsa hepsi, başkaları lehine bir şeyi yapabilmek şöyle dursun; kendi çıkarlarına bile hiç bir şey yapamayan fani ve zayıf yaratıklardır. Fayta ve zarar yalnız Onun elindedir. Onun izni olmadan hiç bir kimse, kendiliğinden ne bir fayda sağlayabilir ve ne de bir zarar tevlid edebilir. Rızık Onun elinde, ölüm ve hayat Onun elinde, öldükten sonra dilirtmek, amellerin muhasebesi, ceza ve mükafat Onun elindedir.
Bütün mülk (ve tasarruf Allahın kudretinin) elindedir. O, her şeye hakkıya kadirdir. (Mülk: 67/1)
Yukarıda Kuran dan Allahın kainat hakkındaki işaret, elamet ve mücizelerine eğilen deliller naklettiğimiz gibi; burada da Allahın sınırsız kudretine eğilen birçok ayetler sıralamamıza ihtiyaç yoktur. Yalnız, bu konudaki ayetleri , burada, Kuran da tekrarmış gibi görülen bazı ayetlerin aslında tekrar olmayıp ancak , ahenk, ruh ve mana birliği ni sağlayan dokunuşlarını yenileme olduğunu anlamak için tekrar sıralıyoruz. Zira her dokunuşun bir yeri, taşıdığı özel bir mana ve hava vardır. Bu dokunuşlardan biri tekrarlanmayacak olursa, eser bozulacak ve şah- eserlikten çıkacaktır.
Bu konuda burada çeşitli ayetler getirmekle yetineceğiz..
Göklerin ve yerin mülk (tasarrufu) hakiketen Allahın olduğunu ve size Allahtan başka ne bir yar, nede hakiki biryardımcı bulunmadığını bilmedinmi?.. (Bakara:2/107)
Göklerin ve yerin yaratıcısıdar. O, birşeye hükmettimi ona ancak OL der, o da oluverir. (Bakara:2/117)
Allah, (o Allahtır), kendinden başka mabut yoktur. (O, zati ezeli ve ebedi hayat ile) diridir. (bakidir). Zatı ile ve kemali ile kaimdir. (yarattıklarının her an tedbir ve hıfzında yegane hakimdir, her şey Onunla kaimdir.) Onu ne bir uyuklama tutabilir, nede bir uyku... Göklerde ne var yerde ne varsa, hepsi O,nun izni olmadıkca, nezdinde şefaat edecek kim imişm?... O, (yarattıklarının) önlerindekini, arkalarındakini yaptıklarını yapacaklarını, bildiklerini, açıkladıklarını, gizlediklerini, dünyalarını, ahiretlerini, hülasa her şeyini, her şeyini) bilir. (Mahlukatı Onun ilminden yalnız kendisinin dilediğinden bşaka hiç bir şeyi (kail değil) kavrayamazlar. Onun Kürsisi, gökleri ve yeri (kucaklamıştır, o kadar) geniştir. Bunların muhafazası (ve himayesi) Ona ağırda gelmez. O, çok yüce, çok büyüktür. (Bakara: 2/255)
Göklerde ne var, yerde ne varsa (hepsi) Allahın.. (Bütün) işler ancka Allaha döndürülür. ( Al-İmran: 3/109)
Göklerin ve yerin hükümranlığı Allahındır. Allah, herşeye hakkıyla kadirdir. (Al-i Amran: 3/189)
(Habibim) deki: ey mülkün sahibi Allah, sen mülkü kime dilersen ona verirsin; mülkü kimden dilersen onun kadrini yükseltir, kimi dilersen onualçaltırsın. Hayır yalnız senin elindedir. Şüphesizki sen herşeye hakkıyla kadirsin. (Al-i imran: 3/26)
O, (Allah) münezzehtir. O, bir işi (n) olmasını dileyince ona-OL!ii der oda oluverir. ( Meryem: 19/35)
Bir kavm (millet) üzerlerindeki (güzel hal ve ahlak)ı değiştirip bozuncaya kadar, Allah şüphesizki onun (hali ni) değiştirip bozmaz. Allah bir kavminde fenalığını (azabını) diledimi, artık o fenalıkve azabın) önlenmesine hiçbir(çare) yoktur: Onlar için Ondan (Allahtan )başka bir veli (ve yardım edene) de yoktur. (Rad: 13/11)
Allah kime hidayet ederse o,doğru yola erdirilmiş; kimi de şaşırtırsa, artık onun için hiçbir zaman irşat edici bir yar bulamazsın. (Kehf: 18/17)
Allah size yardım ederse, artık sizi yenecek yoktur. Sizi yardımsız bırakırsa ondan sonra size yardım edebilecek kimdir?.. (Al-i İmran: 3/160)
Yoksa bunalmışa, kendisine dua edip (sığındığı) zaman, icabet (ve kabul) eden, fenalığı gideren, sizi yer (yüzü) nün hükümdarları kılan mı?.. Allah ile beraber bir tanrı haa! Siz ne kıt düşünüyorsunuz!..(Neml: 27/62)
Yahut, o kara ve dinizlerin karanlıkları içinde sizin yolunuzu doğrultmakta, rahmetinin önünde rügarları müjdeci göndermekte olan mı?.. Allah ile beraber bir tanrı ha?!..Allah onların kattıkları ortaklardan çok yüce, çok münezehtir. (Neml: 27/63)
Yahut halkı daima yaratmakta olan, sonra onu iade edecek olan ve sizi gökten ve yerden rızıklandıran mı?. Allah ile beraber bir tanrı ha?!.De ki: -Eğer (Allaha ortak koşmada) sadık (ve samimi) kimselerseniz getirin (isbatınızı ve) delilinizi!.. (Neml: 27/64)
Kim ululanmak hevesine düşerse (bilinki) bütün ululuk Allahındır. (Fatır: 35/10)
Sizi gökten ve yerden rızıklandıracak Allahtan başka bir yaratan var mı?Ondan başka hiç bir mabut yoktur... O halde nasıl (olup da tevhidden küfre) çevriliyorsunuz?.. (Fatır: 35/3)
Ey insanlar, siz Allaha muhtaç sınız. Allah ise; O, her şeyden mesteğnidir, (hiç bir şeye asla muhtaç değildir... ((Fatır: 35/15)
Şüphesiz ki Allah gökleri ve yeri zeval bulmalarından (kaybolup gitmelerinden korumak için) tutmaktadır. Eğer onlar zeval bulurlarsa, yemin olsun ki, ondan sonra kimse bunları tutamaz. Hakikaten O, (Allah) cezada aceleci değildir. Çok affedicidir, (yargılayıcıdır). Fatır: 35/41)
Allahın insanlara açacağı herhangi bir rahmeti tutacak, (hissedecek hiç bir kuvvet) yoktur. Tutacağı şeyi de ondan sonra salıverecek yoktur. O, mutlak galip hüküm ve hikmet sahibidir.(Fatır: 35/2)
Ben Ondan başk mabutlar edinir miyim?Eğer O çok esirgeyici (Allah) bana bir zarar (yapmak) dilerse onların (iddia ettğiniz) şefaati bana hiçbir şeyle fayda vermez. Onlar beni asla kurtaramazlar. (Yasin: 36/23)
De ki o halde bana haber verin, Alah bana herhani bir zarar dilerse, sizin Allahı bırakıp da taptıklarınızOnun bu zararını giderebilicimidirler? Yahut, (Allah) bana bir rahmed dilerse, onlar Onun bu rahmetini tutabilicimidirler?... (Zümer: 39/38)
Gökleri ve yeri yaratan (Allah), onlar gibisini yaratmaya kadir değil midir? Elbette (kadirdir). O, (bütün kainatı)yaratandır, (her şeyi)hakkıyla bilendir. (Yasin: 36/81)
Onun emri, bir şeyi dilediği zaman, ona ancak: -Ol! demesinde ibarettir. O da oluvverir. (Yasin: 36/82)
Demek her şeyin mülkü, tasarruf ( ve kudreti) kendi elinde bulunan (Allah) ım şanı ne kadar yücedir, münezzehtir!.. Siz ancak Ona döndürül (üp götürül)eceksiniz.(Yasin: 36/83)
O, kullarının üstünde (eşsiz)Kahr (galebe ve tasarruf)sahibidir. (Enam: 6/18)
Allah dilemeyince siz dilemeyezsiniz. (İnsan: 76/30)
De ki Allahın bizim içinyazdığından başkası asla bize erişmez. O, bizim mevlamızdır. Onun için müminler yalnız Allaha güvenip, dayanmalıdır. (Tevbe: 9/51)
Allah rahmeti ile kimi dilerse onu mümtaz kılar (dilediğine rahmet eder.) (Bakara: 2/105)
Nerede bulunursanız (bulunan) Allah hepinizi (bir araya) getirecektir. Şüphesiz ki Allah her şeye hakkıyla kadirdir. (Bakara: 2/148)
Allah kimi dilerse, ona hesapsız rızık verir. (Bakara: 2/212)
Allah (kimini) daraldır, (kimini)genişletir. Siz, (hepiniz) ancak ona döndürü(lüp götürü) leceksiniz. (Bakara: 2/245)
Eğer Allah dileseydi (insanlar) birbirini öldürmezlerdi. Şu var ki, Allah ne dilerse (onu) yapar. (Bakara: 2/253)
De ki, lutuf ve inayet muhakkak ki Allahın elindedir. Onu kime dilerse ona verir. Allah, rahmeti bol olan, her şeyi hakkıyla bilendir. (Ali İmran: 3/73)
Sen Allahtan bir esirgeme sayesindedir ki onlara yumuşak davrandın. (Ali İmran: 3/159)
Attığın zaman sen atmadın (habibim), ancak Allah attı. (Enfal: 8/17)
Allahın sözlerinde asla değişme (imkanı) yoktur. (Yunus:10/64)
Göklerin ve yerin (sırrı), gaybı Allahındır. Her işi Ona döndürülür. (Hud: 11/123)
Göklerde ve yerde kim varsa, onlarda ister istemez Allaha secde eder. (Rad:13/15)
Size ulaşan her nimet Allahtandır. (Nahl: 16/53)
(O Allah) ne dilerse hakkıyala yapandır. (Büruc: 85/16)
Allahın adetini değiştirmeye asla (imkan) bulamazsın. (Ahzab: 33/62)
Bütün bunlar, kalbi, insan ve kainatta aslında var olan şu muazzan hakikatlara yönelten ayetlerdir: Bir yaratıcı varsa o da yalnız Allah-u tealadır. İşleri planlayan ve düzenleyen yalnız ve yalnız Odur. Ondan başka hakiki manada bir kuvvet ve kudret sahibi yoktur. Biricik tedbir ve tasavvur sahibi Odur. Ondan başka ne varsa hepsi, başkaları lehine bir şeyi yapabilmek şöyle dursun; kendi çıkarlarına bile hiç bir şey yapamayan fani ve zayıf yaratıklardır. Fayta ve zarar yalnız Onun elindedir. Onun izni olmadan hiç bir kimse, kendiliğinden ne bir fayda sağlayabilir ve ne de bir zarar tevlid edebilir. Rızık Onun elinde, ölüm ve hayat Onun elinde, öldükten sonra dilirtmek, amellerin muhasebesi, ceza ve mükafat Onun elindedir.
Bütün mülk (ve tasarruf Allahın kudretinin) elindedir. O, her şeye hakkıya kadirdir. (Mülk: 67/1)
E harfi
- 8. Hususi Memur (Muhtesib) Tâyini:
- D - İdeal İnsan İslami Ölçülere Uyma Oranında Gerçekleşir.
- E - Kur'an-ı Kerim İnsan Ruhunu Kainata Çevirir. Tabiat İlimleri İnkara Değil; İmana Davet Eder
- EBABİL KUŞLARI
- ECR-İ MÜSEMMA
- EHLÎ HAYVANLAR
- EL-IYÂZU BİLLAH
- ENFÛS
- EVS
- İrşâd Ederken Korkmamak, Yılmamak:
- J - Sonuç.
- M - Allah Düşmanı İlim, Ruh Düşmanı Madde Ve İslam.
- 9. Emr Ve Nehiyde Tarz:
- Akil Terbiyesi
- Beden Terbiyesi
- E- Hedef, Kayıtsız Şartsız Allah'a Bağli Kalmak Ve O'na Dönüşü Unutmamaktır.
- EBÂN B. SAİD B. el-AS
- EDA
- EHL-İ HİBRE
- EMÂN
- ENSÂR
- EVTAS OLAYI
- F- Allah'ın Altalanmaz Kudreti Karşısında İnsan Kalbi...
- Gemiyi Delenler:
- 10. İrşadda Haddini Bilmek:
- A - Giriş:
- A - İslam Ve Beden: Genel
- EBCED
- EDEB MAHALLİ
- EHL-İ KIBLE