Gıybet
Müslümanların gıybetini etmek ve aleyhinde konuşmak bir çok toplantının eğlencesi haline gelmiş! Halbuki, Allah bu davranışı yasaklamış, kullarına ondan nefret etmelerini bildirmiş ve nefislerin iğrendiği çirkin bir örnekle onu örneklendirmiştir. Allah azze ve celle şöyle buyurur:
Biriniz, diğerinizi arkasından çekiştirmesin. Sizden biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? (Hucurat: 49/12)
Gıybetin ne anlama geldiğini Rasûlullah (s.a.v.) şu sözleriyle açıklamıştır:
Gıybet nedir biliyor musunuz?
Dediler ki:
Allah ve Rasulü en iyi bilendir. Şöyle buyurdu:
Kardeşini hoşlanmayacağı bir şekilde zikretmendir.
Söylediğim kardeşimde olsa da mı? denildi. Buyurdu ki:
Eğer söylediğin onda varsa gıybetini yapmış olursun. Şayet bu onda yoksa şüphesiz ki ona iftira etmiş olursun.[189]
Gıybet, müslümanı kendisinde bulunan hoşlanmadığı bir özelliğiyle anmandır. Bu; bedeniyle, diniyle, yaşantısıyla, ruhsal durumuyla, ahlakıyla, yaratılışıyla ilgili olabilir. Bunun çeşitli şekilleri vardır. Örneğin; kusurlarını belirtmek veya dalga geçmek kastıyla bir davranışını anlatmak...
İnsanlar, gıybet konusunda duyarsız davranırlar. Oysa gıybet, Allah katında kötü ve çirkindir. Rasûlullahın (s.a.v.) şu sözü bunun kanıtıdır.
Faiz, yetmiş iki gruptur. En küçüğü kişinin annesiyle zina etmesi gibidir. Şüphesiz ki, faizin en şiddetlisi kişinin (gıybet ederek) kardeşinin namusuna dil uzatması gibidir.[190]
Gıybet edilen toplulukta bulunan kimsenin bu kötü davranışı engellemesi ve gıybeti edilen kardeşini savunmasını gerekir. Rasûlullah (s.a.v.) şu sözleriyle buna teşvik etmiştir:
Kardeşinin namusunu savunanın, Allah Kıyamet günü yüzünü cehennemden korur.[191]
Biriniz, diğerinizi arkasından çekiştirmesin. Sizden biriniz, ölmüş kardeşinin etini yemekten hoşlanır mı? (Hucurat: 49/12)
Gıybetin ne anlama geldiğini Rasûlullah (s.a.v.) şu sözleriyle açıklamıştır:
Gıybet nedir biliyor musunuz?
Dediler ki:
Allah ve Rasulü en iyi bilendir. Şöyle buyurdu:
Kardeşini hoşlanmayacağı bir şekilde zikretmendir.
Söylediğim kardeşimde olsa da mı? denildi. Buyurdu ki:
Eğer söylediğin onda varsa gıybetini yapmış olursun. Şayet bu onda yoksa şüphesiz ki ona iftira etmiş olursun.[189]
Gıybet, müslümanı kendisinde bulunan hoşlanmadığı bir özelliğiyle anmandır. Bu; bedeniyle, diniyle, yaşantısıyla, ruhsal durumuyla, ahlakıyla, yaratılışıyla ilgili olabilir. Bunun çeşitli şekilleri vardır. Örneğin; kusurlarını belirtmek veya dalga geçmek kastıyla bir davranışını anlatmak...
İnsanlar, gıybet konusunda duyarsız davranırlar. Oysa gıybet, Allah katında kötü ve çirkindir. Rasûlullahın (s.a.v.) şu sözü bunun kanıtıdır.
Faiz, yetmiş iki gruptur. En küçüğü kişinin annesiyle zina etmesi gibidir. Şüphesiz ki, faizin en şiddetlisi kişinin (gıybet ederek) kardeşinin namusuna dil uzatması gibidir.[190]
Gıybet edilen toplulukta bulunan kimsenin bu kötü davranışı engellemesi ve gıybeti edilen kardeşini savunmasını gerekir. Rasûlullah (s.a.v.) şu sözleriyle buna teşvik etmiştir:
Kardeşinin namusunu savunanın, Allah Kıyamet günü yüzünü cehennemden korur.[191]
HARAM-HELÂL
- Haram; Anlam ve Mâhiyeti
- Haramın Çeşitleri:
- 1) Kesin (Kat'î) Haram:
- 2) Kesin Olmayan (Zannî) Haram:
- Helâl; Anlam ve Mâhiyeti
- Helâl Ölçüsü Koyma Yetkisi:
- Kur'ân-ı Kerim'de Haram ve Helâl
- Hadis-i Şeriflerde Haram ve Helâl
- Yeme İçmeyle ilgili Haramlar Konusunda Bazı Hadis-i Şerifler:
- Dille İşlenilen Haramlarla İlgili Bazı Hadis-i Şerifler:
- Haram-Helâl Konusunda Genel Kurallar/Prensipler
- Yiyecek ve İçeceklerde Haramlar
- Kur'ân-ı Kerim'de Yeme İçme ile İlgili Âyetler:
- Yiyeceklerin Temizinden ve Helâlından Faydalanmak:
- Yiyeceklerin Helâl ve Haramlığı:
- Haram Yiyecekler:
- 1- Kendiliğinden Ölmüş -Murdar- Hayvan (Meyte):
- 2- Akmış Kan:
- 3- Domuz:
- 4- Allah'tan Başkası Adına Kesilenler:
- 5- Meyte Sayılanlar:
- 6- Diğer Kara Hayvanlarından Helâl ve Haram Olanlar:
- 7- Deniz Hayvanları:
- İsraf; Helâlı Haram Eden Ölçüsüzlük ve Taşkınlık
- Haram İçecekler ve Keyif Vericiler (İçkiler Uyuşturucular ve Sigara)
- a- İçki:
- Çoğu Sarhoş Edenin Azı da Haramdır:
- İçki Ticareti:
- Alkollü İlaç ile Tedâvi:
- b- Uyuşturucu Maddeler: