Hakk Kavramının Anlam Sahası:
Allah (cc), enfüste (subje) ve âfakta (obje) ne yaratmışsa birbirine uyumlu, yerli yerinde yaratmıştır. Hepsinin hakimi Odur. Onun dışındaki her şey, Onun yaratmasıyla tahakkuk eder. Allah, her bir varlığa belli bir şekil, ecel ve görev vermiştir. Bunların hepsi de yerli yerindedir. Her bir varlığın âlemde Allaha bağlı olarak bir hakikatı (gerçekliği), bir sınırı ve birbirlerinin karşı hukukları vardır. Alah (cc) her şeyi hakk ile yarattığını haber veriyor. (Ahkâf, 3)
Allah (cc) bizâtihi vücûdtur. Yani Onun varlığı, kendi Mevcut oluşunun gereğidir, hiç kimseye muhtaç değildir.
Diğer varlıklar ise hakk oluşlarını Mutlak Varlık ve Gerçek (el-Hakk) olan Cenab-ı Hakka borçludur. Onların varlığı Allaha bağlı olarak liğayrihi vücûdtur, hak oluşları başkasına bağlıdır.
Hakk aslında sabit ve aklın inkar edemeyeceği derecede gerçek olan şey demektir. O aynı zamanda doğrudur, isabetlidir, maksada uygundur, arzu edilene denk düşen şeydir. Bu bakımdan her an ve yerde sabit olan (mevcut olan) Allah (cc) gerçek Hakktır. O, yarattıklarını hakk üzere yarattığı için, onlar da Allaha göre hakktırlar. Hakktan gelen, Ondan kaynaklanan her şey de tıpkı Onun zatı gibi hakktır. Ondan gelen vahy da hakktır. Onun gönderdiği din de hakktır.
Hakkın tam karşıtı batıldır. Batıl hakka göre temelsiz, boş, gerçek olmayan, uymayan ve geçersizdir. Hakk, suyun kendisi, batıl ise onun üzerinde biriken köpüktür. Köpük kaybolur gider, su kalır. (Rad, 17) Hakk, her zaman kalıcıdır, yerindedir, uygundur, üstündür. Hakk gelince zaten batıl yok olup gider. Batıl hakkın karşısında tutunamaz. Zaten yok olmak (tıpkı köpük gibi) onun doğasında vardır. Çünkü onun bir gerçekliği ve geçerliliği yoktur (Isra, 81).
Batıl hakkın yerine geçmeye çalışırsa, ya da hakka engel olmaya çalışırsa Hakk olan Allah (cc) hakkı batılın tepesinde indirir ve onu darmadağın eder (Enbiya, 18).
Allah (cc) kendi kelimeleriyle batılı ortadan kaldırıp yok eder ve hakkı pekiştirir. O, suçlular ve müşrikler istemese de Hakkı gerçekleştirmek ve batılı geçersiz kılmak ister. (Enfal, 8)
Hakk olan Allahın insanlar arasından seçtiği son hakk peygamber Hz. Muhammedtir. Son peygamberlerle gönderdiği din hakktır. O dinin kitabı Kuran hakk bir kitaptır. Islâmın bütün hükümleri, Kuranın bütün âyetleri, haber verdiği şeyler hakktır. Ölüm, kıyamet, ölüm sonrası hayat, mahşer, mizan, Cennet ve Cehennem hakktır.
Hakkın, sabit, doğru, insan fıtratına uygun, her hükmü tutarlı, yani hakk nizamı olan Islâma teslim olanlar hakkı bulurlar. Işlerinde hakk üzere olurlar. Insanlara, hayvanlara ve çevreye ait hakklara saygı gösterirler, Hakkın, mutlaka tahakkuk edecek azabından korkarlar, hakk yolu izlerler ve hakk olan amelleri yaparak Allahın Cennetini hakk ederler. [4]
H harfi
- el-HÂDÎ
- el-HAKÎM
- el-HİCR SÛRESİ
- HABER
- HABER-İ MEŞHÛR
- HABERLERİN TETKİKİ
- HABEŞİSTAN HİCRETİ
- HÂBİL (VE KÂBİL)
- HABÎS
- HABLULLAH
- HACAMAT (HİCAMAT)
- HACB
- HÂCER
- HACİZ, HACZ
- HAÇ (SALİB)
- HAÇLI SEFERLERİ
- HAD, HADLER
- HADÂNE BÂBI
- HADLER BAHSİ
- Hudud:
- HADÎS
- HÂDİS
- HAFAZA MELEKLERİ
- HAFİ
- HÂFIZ
- HAFSA BİNTİ ÖMER İBN el-HATTAB (r.a)
- HAK, HAKLAR
- HAKEM BABI
- HÂKİMİYET
- HAKK